Ankara Güzel Sanatlar Lisesi 9. sınıf öğrencisi Şevval Koç, doğuştan görme engeliyle dünyaya geldi. Çevresini çok az görebilen Koç, ailesinin de desteğiyle sosyal hayatın içinde aktif bir çocuk olarak yetişti, hem spor hem de sanatta dikkat çekici başarılara imza attı.
Geçen sene Türkiye Görme Engelliler Atletizm Şampiyonası'nda Türkiye 3'üncüsü olan ve aynı zamanda tekvando ile uğraşan Koç, müzik yolculuğuna 2016'da Yön Sanat Atölyesi'nde başladı.
Üç enstrüman çalıyor
Kanun, gitar ve piyanodaki yeteneğiyle güzel sanatlar lisesinde öğrenim görme hakkını elde eden Koç, bu yıl 6. kez düzenlenen Engelsiz Sanat Ödülleri'nde de "Yılın Müzik Sanatçısı" ödülüne layık görüldü.
Koç, 1 Mart'ta yapılması planlanan ödül töreninin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle ertelenmesi sebebiyle henüz ödülünü alamadı.
Evde kaldığı süreçte müziğe yoğunlaşan Koç, evinden verdiği mini konserlerle akranlarına hem umut hem de farkındalık aşılıyor.
"Müziği asla bırakmayacağım"
Şevval Koç, müziğin hayatının bir parçası olduğunu vurgulayarak, "Ödül aldığımı öğrendiğimde hem çok sevindim hem de kendimle gurur duydum. Kendime müziği asla bırakmayacağıma söz verdim." diye konuştu.
Koç, karantina sürecinde enstrüman çalmanın kendisine ilaç gibi geldiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mutsuz olduğumda müzikle rahatlarım, mutlu olduğumda yine müziğe yönelirim. O benim vazgeçilmez bir parçam. Evde kaldığım süreyi de kendimi müzikte geliştirerek değerlendiriyorum. Zaman zaman mini konserlerle çevreme de olumlu duygular aşılamaya çalışıyorum. Aynı zamanda bol bol spor yapıyorum, resimle uğraşıyorum. Arkadaşlarıma da tavsiyem; evde geçirdikleri zamanı verimli kullanmaya çalışsınlar. Yeteneklerine yönelsinler, bol bol kitap okusunlar."
"Özel çocuklarımız her zorluğun üstesinden gelebilir"
Şevval'in ev hanımı olan annesi Nazire Koç da "Biz her zaman 'asla pes etme' dedik. Kızımızı hiç eve kapatmadık, hep sosyal hayatın içinde tuttuk, teşvik ettik, devamlı mücadele ettik. Evladımızla gurur duyuyoruz. Özel çocuklarımız her zorluğun üstesinden gelebilir, yeter ki fırsat verilsin. Bütün ailelere de bunu öneririz, azimli, kararlı oldukça hiçbir engel karşılarında duramaz." dedi.
Bu noktada eğitimin de vazgeçilmez olduğunun altını çizen Koç, anne babanın da eğitim sürecini mutlaka desteklemesi gerektiğini ifade etti. Koç, her zaman yanlarında olan eğitimcilere de teşekkürlerini iletti.
"İzole etmeyin, teşvik edin"
Asker olan baba Süleyman Koç da duygularını "Aslına bakarsınız engel çocuklar değil dışarıdaki kişiler. Fakat aileler de farkında olmadan, 'yapamaz veya başına bir şey gelir' korkusuyla engelli çocuklarını izole ediyor. Tam tersine çocuklar özgür bırakıldığında, teşvik edildiğinde her zaman daha iyiye gidiyorlar." sözleriyle dile getirdi.