Adana'daki Sabancı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kız öğrencileri, ayakkabı üretimine dair her şeyi ustalardan öğreniyor.

Adana'daki Sabancı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde okuyan kız öğrenciler, bir ayakkabının yapımıyla ilgili en ince detayları işin mutfağında öğrenerek, daha mezun olmadan iş teklifleri alıyor. Dünyadaki ayakkabıcılık sektöründe kullanılan tüm donanımın yer aldığı okulda, öğrenciler model çiziminden, taban birleştirmeye kadar bütün ayrıntıları öğrenerek mezun oluyor. Öğrenciler bir yandan ayakkabıcılığa dair her şeyi ustalardan öğrenirken, diğer yandan ayakkabı üretiminde kullanılan teknolojik vasıtaların da eğitimini alıyor.

Haftanın üç günü gittikleri stajla derslerde öğrendiklerini fabrikada uygulama şansı bulan öğrenciler, iş arama sıkıntısı yaşamadan geleceğin ayakkabıcısı ya da modelisti olmak için çaba sarfediyor.

Okul müdürü Kezban Oymakcıer,  sadece kız öğrencilerin eğitim-öğretim gördüğü okullarında 2010 yılından bu yana ayakkabıcılık ve saraciye programının bulunduğunu söyledi.

Programa her yıl 15 ile 25 arasında öğrencinin kayıt yaptırdığını dile getiren Oymakcıer, ayakkabıcılık atölyesinin donanım olarak Türkiye'deki ender yerlerden biri olduğunu ve burada geleceğin kadın ayakkabıcılarını en iyi şekilde yetiştirmek için çalıştıklarını kaydetti.

Mezun olan öğrencilerin iş bulma sıkıntısı yaşamadan istihdama kazandırıldığını aktaran Oymakcıer, öğrencilerin okuldan aldıkları iş yeri açma belgesiyle de kendi işinin patronu olabildiğini belirtti.

Sektördeki firmalarla protokollerinin bulunduğunu ve oradan ustaların gelerek öğrencilere işin inceliklerini öğrettiğini dile getiren Oymakcıer, öğrencilerin haftanın üç günü de fabrikalarda staj yaptığını anlattı.

Ayakkabıcılığın aranan bir meslek olduğunu vurgulayan Oymakcıer, şöyle devam etti:

"Özellikle tasarım alanında ciddi bir ihtiyaç var. Biz de öğrencilerimizi özellikle tasarım alanında yetiştirmeye özen gösteriyoruz. Öğrencilerimiz kendilerini güzel yetiştirdikleri takdirde ileride 'biz işsiz kaldık' demeyecekleri bir meslek. Bütün ailelere de tavsiye ediyoruz. Bazı işletmelere stajyer veremediğimiz dolayı küskünlükler olabiliyor. Yapacak bir şey yok. Öğrenci sayımız ne kadar artarsa biz de işletmelerimizin ihtiyaçlarını karşılarız."

Ayakkabıcılık ve Saraciye öğretmeni ve atölye şefi Rıfat Arıkan da atölyelerinin işletmelerle eş değerde Türkiye'de kendi alanında en donanımlı yerlerden biri olduğunu kaydetti.

Mezun olan öğrencilerin okulu bitirdiği anda bir işletmede çalışabilecek durumda olduğunu belirten Arıkan, şunları söyledi:

"Atölyemizde geleneksel yöntem modelistlik, geleneksel yöntem ayakkabı imalatıyla beraber üç boyutlu tasarım programlarının da dahil olduğu sekiz saatte 1500 kapasiteli çalışan otomatik makineler var. Öğrencilerimiz olayın mutfağından en iyi şekilde yetişiyor. Mezun olup işletmeye gittiğinde de sadece hız kazanması gerekiyor, bunda da herhangi bir sıkıntı yaşamıyorlar. Mezun olan öğrencilerin iş bulma gibi bir sıkıntısı yok, bazen stajyer veremediğimiz fabrikalardan bile serzenişler geliyor." diye konuştu.

"Öğrencilerimize mutlaka ama mutlaka bir iş teklifi geliyor"

Atölye öğretmeni Esra Torun da okullarından mezun olan öğrencilere mutlaka ama mutlaka iş teklifinin geldiğini ve aranan eleman olduklarını belirtti.

İstihdam alanı yüksek bir bölüm olduğuna dikkati çeken Torun, "Burada tüm dünyadaki ayakkabı sektöründe ne yapılıyorsa o işlem yapılıyor. Model çizimiyle başlayıp, onun sayasını hazırlayıp dikme, taban birleştirme gibi bir ayakkabı fabrikasında hangi ne yapılıyorsa tamamını burada öğrencilerimize öğretiyoruz. Donanımlı bir şekilde gidiyorlar. Staj yapan öğrencilerimize mutlaka ama mutlaka bir iş teklifi geliyor, bugüne kadar bununla karşılaştık."

Öğrencilerden Merve Şafak, çok severek geldiği bölümde ayakkabıcılığın inceliklerini öğrenmeye çalıştığını söyledi.

Mezun olduktan sonra iş imkanlarının çok yüksek olduğunu belirten Şafak, amacının donanımlı hale gelerek modelistlik yapmak olduğunu kaydetti.

Öğrenci Özlem Doğan da baba mesleği olan ayakkabıcılığı öğrenmek için kendi isteğiyle programı tercih ettiğini vurguladı.

Haftanın üç günü staja da gittiğini aktaran Doğan, okulda öğrendikleriyle işletmelerde hiç zorlanmadan çalıştığını, tecrübe kazandığını ifade etti.